Jack London’ın köpekleri ne kadar çok sevdiği ve kitaplarında işlediği herkesin malumudur. Dünya Klasiklerine girmiş Beyaz Diş ve Vahşetin Çağrısı kitapları bunun en bilinen ve en iyi örnekleridir. Maceralı yaşamının her bölümünde köpekler Jack London’a yoldaşlık etmiştir. Bu yoldaşlık ister istemez yazarın eserlerini de etkilemiştir. İyi Köpekler Kötü Köpekler ve Kuzey Toprakları öykü kitabı da yazarın köpekleri konu edinen üç öyküsünden oluşuyor.
Kitabın adıyla başlayalım: Jack London’ın aslında İyi Köpekler Kötü Köpekler ve Kuzey Toprakları adında bir kitabı yok. Çevirmen Levent Cinemre, London’ın farkı derlemelerinde yer alan üç öyküyü bir araya getirmiş ve kitaba bu adı koymuş. Kitapta yer alan öyküleri göz önüne aldığımızda Levent Cinemre’nin yaratıcı ve yerinde bir başlık koyduğu anlaşılıyor.
Kitabın çevirmeni Cinemre, kitabın sonuna Çevirmenden İlgilisine Paylaşımlar bölümünü eklemiş. Bu bölümün muazzam bir renk kattığını düşünüyorum kitaba. Bahsi geçen öykünün kaç yılında yazıldığı, ilk nerede yayımlandığı, kaç dolara satıldığı ve hatta telif olarak kazandığı paranın enflasyon farkı gözetilerek günümüzdeki değeri anlatılmış. Örneğin kitabın ilk öyküsü Kahverengi Kurt’u Jack London günümüz parasıyla tam 23 bin dolara satmış. Türkiye’de yazarların genel durumu düşünüldüğünde inanılmaz para.
Kahverengi Kurt, Ah O Benekli, Batard
Kitabın ilk öyküsü Kahverengi Kurt‘taki köpeğimizin adı Kurt. Taşrada tutunmaya çalışan bir çiftin köpeği. Ama Kurt iyi bir köpek olsa da sürekli evi terk eden, uzun zaman ortalıkta gözükmeyen, tekrar ortaya çıktığında bir deri bir kemik kalan farklı bir köpek. Bir gün Kurt ve sahiplerinin, köpeğin gerçek sahibiyle karşılaşmaları öykünün dönüm noktasını oluşturuyor. Kurt eski sahibini mi yoksa yeni sahiplerini mi seçecektir?
Ah O Benekli öyküsünün kahramanı köpeğimiz ise Benekli. Diğer öykülere göre mizah tonu en yüksek öykü açık ara bu öykü. Çünkü Benekli gösterişli, güçlü ama çalışmayı reddeden, tembel mi tembel bir köpek ve bir o kadar da zeki ve obur. Bu yüzden sahiplerinin başını o kadar çok belaya sokuyor ki, kendinizi gülmekten alamıyorsunuz.
Kitabın son öyküsü Batard zaten köpeğimizin de adı. Diğer öykülerde köpeklerin sahipleri iyi insanlarken Batard oldukça şanssız. Sahibi Esmer Leclere acımasız, vicdansız, baş belası biri. Böyle bir insanın elinde büyüyen Batard da doğal olarak tıpkı onun gibi birine dönüşmüş. Öykü boyunca Batard ve Leclere arasındaki mücadeleye şahit oluyoruz. İki taraf da boyun eğmeye, geri adım atmaya istekli değil. Peki, bu mücadelenin kazananı kim olacak? Bunu öğrenmek için kitabı okumalısınız.
Sitede yer alan diğer incelemeleri okumak için tıklayınız: İnceleme
