Artık bu profil ile siz bilimkurgu severlere kitap değerlendirmelerimizi aktarmayı umuyoruz.Kitap ile ilgili genel yorumlarınızı butonlar yardımıyla paylaşmayı unutmayın.
İçimdeki robot her hikayecinin yapmak istediği ama sadece bazılarımızın yapabildiği bir kişisel hikaye seçkisi. Ruhşen Doğan Nar‘ın 2019 yılında yazmış olduğu kitap büyük oranda günümüze yakın gelecekten bize haberler veriyor.
Kitap kısa ve okuması gayet kolay. Akşam yatarken on dakika içinde bile bir iki hikayeyi bitirebilirsiniz. Genel anlamda hikayelerimde daha uzun anlatımları tercih eden biri olarak biraz yadırgadığım hikayeler oldu. Ama sanırım seksen beş sayfaya onbeş hikaye sığdırabilmek de başka türlü olmuyor. Bir bakıma bir avantaj; bazı seçkilerde beğenmediğim, uzun bulduğum ve bu sebeplerle patinaj çektiğim hikayeler olurken bu kitapta hiç zorlanmadım.
Hikayelerden azar azar bahsetmek ve kitabın genel hissiyatını yansıtmak doğru olacaktır. Eğer hafif Sürpriz bozan(spoiler) yemek istemiyorsanız kalın olarak yazılmış hikaye irdelemelerimi geçmenizi ve kitabın anlatım kısmına geçmenizi öneriyorum.
Dikizatör: Açıkçası kitaba talihsiz bir başlangıç. Anlatılan hikayenin aynısı şu anda yapılabiliyor(Deepfake şantajları) ve çok ilginç bir yanı yok. Hikaye düz başlıyor ve bitiyor. Kitap dışında bırakılabilirmiş.
Ada 412: Kitaba tekrar dönmemi sağlayan hikaye. Bu kısacık hikayede fikir çok orijinal. Keşke biraz daha uzun olup değişik kısımlara doğru evrilseymiş. İlham verici ve keşke dedirtiyor. Hikaye biraz daha uzun olsaydı ve yavaş yavaş ikinci ortama geçiş yapsaydık belki duygusal olarak vuruculuğu daha yüksek olurdu. Sanırım kitaptaki en sevdiğim hikaye.
2040: Yine kitabın içerisinde uzun sayılabilecek bir hikaye. Karakterlerin gelişimi ve motivasyonları için yeterince alan verilmiş. Sağlam temellere dayanan korkular ve acabalara oynanmış.
Soru Cevap: Bir laboratuvardayız ama biraz sanki protokoller çok da önemli değil. Karşımızdaki adam ölmüş ama çok da endişe etmemesi söyleniyor, bu beni baya güldürdü. Yani daha kötü ne olabilirdi ki :). Karşılıklı olarak soru cevap hakkı tanınıyor ölü beyefendiye ama sanırım bilim adamları istedikleri cevapları aldıktan sonra pek de sözlerini tutma derdinde değiller 🙂
Etim Etindir: Yazarın kısa hikaye yazmaktaki gücünün sonuna kadar kullandığı hikaye. Kısa ve net, bir olayı var veriyor ve çok da uzatmadan hikayeyi bağlıyor.
İşte Karşınızda Filiz: Klasik aile konuşmaları güzel. Filizin çok bir olayı yok. Bir de aile bireylerinin internete çıkışı yok mu diye düşündüm ,niye bütün gün sıkılmak zorundalar? Sanal bireylerinde yaşamlarının sınırlı olması fikri hoş. Hikaye biraz daha uzun tutulabilirdi.
Takipçi: Zamparaların korkulu rüyası takipçi güldüren ve düşündüren bir hikaye. Kitapta genel olarak şikayet ettiğim kısalık burada yok. Gayet yerinde ve tadında bitiyor.
Büyülü Dünya: Hiçbir gamer kendini birden iş yerinde ziyaret etmek isteyen seksi hatun klişesini yemez bence ama yine de güldüm. Belki kadın karakter seksi olmasa da olurdu. Onun dışında ortalama bir hikaye.
Satılık Gezegen: Beni çok güldürmeyen bence kitapta olması pek bir şey katmayan bir hikaye.
ZA12 Hikayeleri: Bu hikayeleri teker teker değerlendirmek doğru olmaz. Çünkü bir bütüne ZA12 gezegenin olduğu bir gerçeklikte geçiyorlar. Bir bütün olarak ele alındığında güzel bir deneme olmuş. Teker teker hikaye okumaktan sıkıldığında anda kitabı toparlayan birkaç kanallı bir hikaye. Diğer hikayelere gönderme yapan ip uçları ve bağlantılar hoş olmuş. Fakat “Za12” yazan sayfada belki bir açıklama fena olmazmış.
Genel Değerlendirme
Hikayelerde genel olarak çok az çatışma görüyoruz. Farklı fikri olan karakter yok gibi. Ana karakter bir şeyler diyor ve diğerleri tasdik ediyor. Konuşma ve çatışmalar derinleştirilebilir. Karakterler çok hızlı şekilde hayatımıza girip çıktıkları için duygusal olarak bağ kurmak zor( Bir tane yaşlı amca var VR’da takılan o hariç, ona üzüldüm 🙂 )
Yukarıda yazdığım bazı hikayelerde temel çok güzel şekilde genişletilmeye uygun. Bir şeyin sürprizini anladığımız zaman yazar biraz hızlı şekilde sonuca koşturmaya başlıyor. Halbuki biraz soluklansa bazı hikayelerde daha iyi şeyler ortaya çıkacaktır.
Ruhşen’in çok iyi becerdiği şey ise kısa hikayelerde bile hikaye elbisesini ters düz etme yeteneği. Okuyucularını bu yönden ileride de sevindireceğine eminim. Son ZA12 kısmını güzel bir tecrübe olarak kafama yazdım ve yazarı kalıp dışına çıktığı için kutluyorum.
Kitabı genel olarak yeni bu tip kitap çıkaracak olan yazar arkadaşlara tavsiye ediyorum. Tek bir kalemden bu kadar çok hikayeyi okuyunca genel bir yazar rengini yakalamak diğer seçkileri okuyup da yazarları anlamaktan daha kolay. Eğitici, ilham verici olması yanında kısalığı sebebiyle tercih edilebilir.
Son olarak naçizane tavsiye niteliğinde biraz daha derin ve uzun hikayeler yazması. Nano hikayelerden pek de hazzetmediğim için biraz ibre kısanında kısasına kayınca içimdeki eleştirmen sesini yükseltmek istiyor. Ama türü böyle sevenler için belki de çok tatmin edici bir deneyim olacaktır.
Sevgilerle
Burak K.
Ruhşen Doğan Nar’ın yayımlanan kitaplarını incelemek için tıklayınız: Kitaplar
