Roket Bilimkurgu Dergisi
Eksiklik
Gün boyu, evin her yerini didik didik ettim; yok. Yutmuş mu, diye kediye sordum; yok dedi. Bebeğe sordum, sinirlendi kırıldı; ne işi olurmuş. Sevgilime sordum, küfür etti; delirdin mi, dedi. Delirmedim ki ben, dedim. Sessiz bir şekilde düşündüm; nerede şu tuş? Oturdum, düşündüm; nerede şu tuş? Sordum kendime birçok kez; nerede şu tuş? Tuş tuş diye diye diye diye evin dört bir köşesinde döndüm durdum. Benim gerçek sevgilim...
Roket
Roket Kalkıyor Türkiye'de bilimkurgu dergiciliği hiçbir zaman kolay olmadı. Bu yüzden ne yazık ki bilimkurgu dergilerinin ömrü de çok uzun sürmedi. 1971'de Antares, Türkiye'nin ilk bilimkurgu dergisi olarak tarihe geçti. Arkasından X-Bilinmeyen, Göktaşı, Atılgan gibi dergiler geldi geçti. Uzun zamandır aklımda olan bir fikir vardı: Türkiye'de sadece bilimkurgu öykülerinden oluşan bir dergi neden olmasın? Öykü Gazetesi'nin bir tür bilimkurgu versiyonu gibi....
Kuşak Harbi
Yere eğildi, suya hasret bir avuç toprak aldı eline. Sıktı, kum saati misali avucunun içinden aktı toprak. Gözlerini kapattı, kokladı avucunun içini. Özlemişti, yıllar yılı büyükşehirde bu kokuyu aramıştı. Yirmi koca yılın ardından, artık sadece yaşlıların mesken tuttuğu köyündeydi. Dağlara baktı; başı dumanlı, heybetli dağların dost selamını aldı. Derin derin soluk alıp verdi. Toprağın, otların, anızın, sac ekmeğinin kokuları birbirine karışmıştı. Köyden...
Benzemez Benzerlikler
Ruhşen Doğan Nar, İçimdeki Robot isimli ilk öykü kitabından itibaren ana akım edebiyat alanına uğramadan kendi patikasını açan bir isim. Hem bilimkurgu ve türevlerinde kalem oynatması hem de yerli ve mizahi maya tutturma çabası onu memleketin genel yazar profilinden farklılaştırıyor. “Nefes almaya üşeniyordum. İyi ki nefes almak refleks bir eylemdi. Yoksa onu bile yapmaya üşenirdim.” Cesur Şubat isimli çocuk kitabının değerlendirmesini küçük okurlarımıza bırakırsak,...
Karpuz
Kurban bayramının ilk günüydü. Altı yaşındaki Nazlı, bayram sabahına kuzu melemeleriyle uyanmıştı. O gece gördüğü rüya o kadar etkileyiciydi ki resmen aklına kazınmıştı. Gördüğü rüyayı annesine hemen anlatmalıydı; çünkü bu bir hayat memat meselesiydi. Ama önce güzel görünmeliydi. Rüyasını daha sonra da anlatabilirdi. Yatağının yanı başında duran bayramlıklarını giyip banyoya gitti, elini yüzünü yıkayıp saçlarını taradı. Banyodan çıkmadan önce...
512BeğenenlerBeğen
1,500TakipçilerTakip Et
500TakipçilerTakip Et